Son zamanlarda tuvalet sıklığının 20 dakikada bir düşmesi ve tedavi için kullandığı ilaçların olumsuz etkileriyle karşılaşan Kılıç, cerrahi seçenekleri araştırmaya başladı. Hisar Hospital Intercontinental’da bulunan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cenk Acar ile iletişime geçerek ameliyat olmaya karar verdi.
Kılıç’ın yaşadığı bu sorun, günlük hayatını olumsuz etkileyen bir durum haline gelmişti. Tuvalet ihtiyacının çok sık bir şekilde gelmesi, normal yaşam aktivitelerini aksatıyordu. İlaç tedavisiyle bu sorunu çözmeye çalışsa da, ilaçların getirdiği yan etkiler ve sık tuvalete çıkma durumu Kılıç’ın yaşam kalitesini düşürmekteydi.
Kılıç, uzman bir doktor arayışına girdi ve Hisar Hospital Intercontinental’da görev yapan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cenk Acar’ın adını duydu. Kılıç, Acar ile iletişime geçerek durumunu detaylı bir şekilde anlattı ve ameliyat seçeneklerini araştırmak istediğini belirtti. Doç. Dr. Cenk Acar, Kılıç’ın durumunu değerlendirdikten sonra uygun bir cerrahi tedavi planı oluşturdu.
Ameliyat Süreci Başladı
Ameliyat süreci başladı ve Kılıç, Hisar Hospital Intercontinental’da yapılan operasyon ile tedavi edildi. Ameliyat sonrası Kılıç, tuvalet sıklığının düştüğünü ve yaşam kalitesinin arttığını hissetti. Uzman doktorun deneyimi ve uzmanlığı, Kılıç’ın sorununa çözüm bulmasında önemli bir rol oynadı.
Bu deneyim, hastaların uygun tedavi seçeneklerini araştırma ve uzman doktorlarla iletişim kurma önemini vurgulamaktadır. Kılıç’ın yaşadığı sorun, bir uzmanın müdahalesiyle çözüme kavuşturuldu ve hayatına olumlu bir etki yaptı. Hastaların kendi sağlıklarını önemsemesi ve doğru tedavi seçeneklerini araştırması, yaşam kalitelerini artırabilir ve sağlıklı bir şekilde günlük aktivitelerine devam etmelerini sağlayabilir. Doç. Dr. Cenk Acar gibi uzman doktorların varlığı, hastalara güvence ve umut vermektedir. Bu tür deneyimler, sağlık hizmetlerinin kalitesini ve uzmanlık alanlarının önemini vurgulayarak, hastaların gerektiğinde profesyonel yardım almalarını teşvik etmektedir.
Transüretral Holmium Lazer Enükleasyonu Prostat
Transüretral Holmium Lazer Enükleasyonu Prostat (THUFLEP) ameliyatlarının birçok avantajı olduğunu belirten Doç. Dr. Cenk Acar, bu konuda şu açıklamalarda bulundu:
THUFLEP ameliyatından sonra hastaların hastanede kalış süresi kısa olmakta, kesik izi olmamakta, ameliyat sırasında ve sonrasında kanama riski düşük olmakta ve iyileşme süreci hızlı olmaktadır. Bu nedenlerle THUFLEP ameliyatı, hastalar için konforlu bir yöntem olarak değerlendirilebilir.”
Doç. Dr. Acar, lazer prostat ameliyatlarının daha önce Greenlight adıyla bilinen bir lazer yöntemiyle karıştırılmaması gerektiğini vurguladı. Greenlight yöntemi, prostatın buharlaştırılması prensibine dayanan bir cerrahi işlem olup, yapılan son çalışmalarda hastaların %60’ında tekrar operasyon gerekliliği ortaya çıktığı için sadece belirli hasta gruplarında ve birkaç merkezde uygulanmaktadır. Ancak THUFLEP ameliyatlarında tekrar operasyon ihtimalinin oldukça düşük olduğunu ve prostatın tekrar büyüme hızının neredeyse sıfır olduğunu ifade etti.
3. Gün Hastaneden Ayrılarak Normal Hayatıma Geri Döndüm
Tedavi sürecini anlatan Kılıç, şunları söyledi: “Tekstil sektöründe çalıştığım için sürekli seyahat ediyorum. Bu durumda tuvalet ihtiyacımın sıklaşması beni zorlamaya başladı. Her 20 dakikada bir tuvalete gitme gereksinimi doğuyordu. Bu durum hem işimi hem de günlük yaşantımı olumsuz etkiliyordu. Ayrıca kullandığım ilaçların yan etkileri de bana zorluklar yaşatıyordu. Bu kayıpları göz önünde bulundurarak ilaç kullanmayı tercih etmiyordum. Bu nedenle cerrahi bir operasyon geçirmeye karar verdim. Lazerle yapılan bir ameliyatın, keserek yapılan bir ameliyatın sürecine göre daha kısa ve makul olduğunu düşündüm. Prostat sorunu yaşayan herkese, bu hastalığı 2-3 yıl boyunca sürdürmelerine gerek olmadığını söyleyebilirim; çünkü ameliyat son çözümdür. Lazerle gerçekleştirilen ameliyatlar hızlı bir toparlanma süreci sunar. Bazı sıkıntılar olabilir, ancak genel olarak rahat bir süreç geçirilir. Ameliyat sonrası ilk gün bazı rahatsızlıklar yaşadım, ancak 2. gün rahatladım ve 3. gün hastaneden ayrılarak normal hayatıma geri döndüm. Ameliyat korkusu nedeniyle bu hastalığı 3 yıl boyunca yaşadım. Eğer korkularım olmasaydı, daha önce ameliyatı tercih ederdim. Bu nedenle bu hastalığı yaşayan insanlar, doktorunuz ameliyatı öneriyorsa gecikmeden harekete geçmeli. Lazerle yapılan ameliyat kolay bir süreçtir ve göründüğü kadar zorlu değildir.”
Kılıç’ın deneyimini anlatan bu ifadeler, prostat sorunu yaşayanların ameliyat kararı konusunda daha fazla bilgi sahibi olmalarını ve tedavi sürecini doğru bir şekilde yönetmelerini sağlamayı amaçlamaktadır.