Yaşlılarda daha çok görünse de hemen hemen her yaşta insanda görülebilen yüksek tansiyon hastalığı teşhis ve tedavi edilmediği zaman ciddi şekilde sonuçlar doğurabilmektedir.
Yüksek tansiyon hastalığında diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi erken teşhis son derece önemli çünkü teşhisten sonra hızlı bir şekilde tedavi aşamasına geçilebilir. Yüksek tansiyon hastalığı kan basıncı ile alakalı bir durum olduğu için vücudun bütün organlarını etkileyebilmektedir. Gözlerimizde de yüzlerce sinir ve damar bulunur.
Yüksek tansiyon hastalığının gözlerdeki ilk etkisi olarak gözlerin kırmızılaşması olarak karşımıza çıkıyor. Çok tehlikeli bir hastalık olarak kabul edilen yüksek tansiyon hastalığı erken teşhis edilmediği durumlarda görme kaybına, körlüğe veya diğer göz problemlerine sebep olabiliyor.
Uzmanlar bu hastalıkla ilgili özel uyarılarda bulunuyorlar çünkü toplumda oldukça yoğun olmasına rağmen birçok insan bu hastalığı taşıdığını bilmiyor. Her bireyin bilinçli bir şekilde düzenli aralıklarla sağlık kontrollerini yaptırması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar özellikle de göz sağlığı için 6 ayda bir göz muayenesinden geçmenizi öneriyor.
Gözlerdeki kanlanma ile yüksek tansiyon hastalığı arasındaki bağlantı ile ilgili açıklamalarda bulunan doktor Mukhtar Bizrah, gözlerdeki kanlanma belirtisinin damalardaki baskı sebebiyle oluşabileceğinin bilgisini verdi. Bunun fark ettiğiniz anda da göz doktoruna giderek muayenenizi olun ve tansiyon sonuçlarınıza baktırın diyerek olası belirtileri taşıyanları uyardı.
Sinsice ilerleyen bu hastalıkta felç riski %35 daha fazla!
Tıp dilinde kanlanmış gözlere hipertansif retinopati adı veriliyor. Bu durum ise tansiyon hastaları için daha yüksek bir risk faktörü oluşturuyor. 2013 yılında yapılan bir çalışmada ise bu kanıtlandı. 2013 senesinde Hypertension isimli dergide yayınlanan bu araştırmaya yaklaşık 2900 katılımcı katıldı ve bu katılımcılar arasında kanlanmış gözlere sahip olan bireylerin %35 daha fazla felç riskine sahip oldukları bilimsel verilerle açıklandı.
Hipertansif retinopati olarak bilinen bu semptomun üç farklı türü mevcuttur. Hafif, orta ve yüksek diye adlandırabileceğimiz bu türler arasında da oldukça belirti farkı ve risk faktörü farkı bulunur. Örneğin hafif hipertansif retinopati sahibi bir insanın felçlere yakalanma riski %35 iken, orta hipertansif retinopati bulunan bir kişinin ise felçlere yakalanma riski %50 olarak kabul edilir.
Yüksek hipertansif retinopati olan kişiler ise çok acil bir şekilde tedavi olması gerekir çünkü tansiyon seviyesi en üst düzeydedir ve sadece göz için değil diğer tüm vücut organlarını tehdit eden bir yapı ortaya çıkmış demektir.
Kan basıncı değerlerinizi ölçtürün!
Bir diğer uzman doktor olan Niamh McMillan ise gözlerdeki kan basıncı değerlerinin teşhis için çok önemli olduğunu vurguladı. Sağlıklı bir gözün kan basıncı 90/60 mm civarında olması gerektiğini belirten Niamh McMillan, bu değerler yükseldikçe riskin de aynı oranda artacağını belirtti.
Gözlerdeki kanlanma başka bir şeyden olabilir mi?
Bu sorunun cevabı da evet olacaktır. Çünkü gün içerisinde birçok insan farklı mesleklerde çalışmakta ve farklı ışıklara maruz kalabilmektedir. Göz kanlanması herhangi bir şekilde havadan veya yorgunluktan oluşmuş ise zamanla kendiliğinden düzelecektir ancak bunun için de gözlerin dinlenmesi şarttır.
Özellikle uzun süre telefon ve tablet gibi ekranlara maruz kalan gözler doğal olarak yorulacak ve kanlanma belirtlierini verecektir. Çocuklarda da dikkat edilmesi gereken bu durum için gözleri sıklıkla dinlendirmek çok önemlidir.
Gözlerde kanlanmanın önüne geçilmezse erişkinlik dönemlerinde daha büyük sıkıntılar ortaya çıkacaktır. İlerleyen dönemlerde lens veya gözlük ihtiyacınız daha da ciddi boyutlara ulaşabilir veya hayattan zevk almada azalma, depresyon gibi ruh sağlığı problemlerini de tetikleyebilir.
