Uzmanlar erkeklerin en aktif dönemlerinin 40’lı yaşlardan sonra başladığını dile getirerek iş ve sosyal hayat koşuşturması içerisinde sağlığın ihmal edilebildiğini bu yüzden sağlıklı bir gelecek için bu yaşlara dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Üroloji Bölümü Prof. Dr. Hakan Koyuncu sağlık risklerinin iyi anlaşılmasının kaliteli bir ömür demek olduğunu ancak hayat koşturması içerisinde erkeklerin bazen sağlık risklerine odaklanamadığını söylüyor. 40 yaş üstü erkekler dikkat ederek yaşlanmalarını geciktirebilir ve risklerden uzak durabilirler.
Kariyer ve sosyal hayat içerisine yoğunlaşmış 40’lı yaşlardaki erkeklerin en aktif dönemlerinde olduğunun altını çizen Koyuncu hayatın çok hızlı geçtiğini bundan ötürü risklerin dikkatli hesaplanarak sağlıklı bir yaşlılık dönemi konusunda yapılması gerekenleri anlatıyor. Erkeklerin bu dönemlerinden itibaren hem hormonal hem de psikolojik olarak çeşitli değişikliklere girdiği bundan ötürü zaman içerisinde ürolojik sorunların meydana çıkabildiğini biliniyor. 40’lı yaşlardan sonra hızlı yaşlanmanın en önemli nedenlerinden biri ise bu olarak görülüyor. Bu çatı altından bu yaş gurubundaki erkeklerin sağlıklarını ihmal etmemeleri gerekmektedir.
Prostat Kanseri Riski
Koyuncu açıklamalarında erkekler için sağlıklı bir ömrün nasıl geçeceğine dair ipuçları veriyor. Bu açıdan öncelikle sosyal bazlı parametrelere ardından ise ürolojik parametrelere dikkat çeken Prof. ilk etapta ailede kanser öyküsü olup olmadığının araştırılması gerektiğini vurguluyor. Aile geçmişinde kanser hikayesi bulunan bireylerin prostat kanseri için düzenli olarak kontrole gelmeleri gerektiği ve prostat kanserinin başlama risk yaşının yapılan araştırmalarda tam olarak 40 yaş olduğu görülüyor. Aile geçmişinde herhangi bir kanser hikayesi yoksa bile her erkeğin en geç 45 yaşında taramalara başlaması gerekmektedir. Kanser belirtileri basit bir şekilde fiziki muayene sonucunda veya kandaki PSA değerine göre anlaşılabilmektedir. Bu iki değerde bir şüphe görülmesi durumunda ise ileri tetkikler yapılmaya başlanmaktadır.
Prostat kanseri riski bulunan 40 yaş üstü erkekler erken yaşlarından itibaren böbreklerine dikkat etmek zorundadır. Böbreklerde bulunan tümörler yaş olarak çok erken dönemlerde ortaya çıkmaktadır. Herhangi bir şikayetleri yoksa bile mutlaka düzenli kontrollere gitmeleri ve özellikle check-up konusuna ağırlık göstermeleri gerekmektedir. Ürolojik açıdan ihmal edilmemesi gereken bu riskler her geçen gün erken tanı koyulmazsa ölümcül bir hale bürünmektedir.
40 Yaş Sonrası Hormonal Değişimler
Koyuncu açıklamalarında 40 yaş sonrası hormonal değişimlerin görülebildiğini belirterek erkeklik hormonlarında dahi azalmaların söz konusu olabileceğinin altını çiziyor. Genel olarak görülebilen bu hormonal azalma ise herkeste görülmeyebiliyor. 40 yaş dönemine özellikle vurgu yapan Prof. erkeklerin en aktif dönemlerinde oldukları bu yaş grubunda aile ve iş nedeniyle sağlığın ihmal edildiğini gözlemlediklerini belirtiyor. Prostat kontrolü konusunda erkeklerin psikolojik olarak kötü hissetmeleri bu kontrollerin yaşlanma belirtisi olarak görülmesinden kaynaklanıyor. Vücut sağlığı düşen bireylerin cinsel açıdan da performanslarında meydana gelen olumsuz durumlar yaşlanma şüphelerini arttırıyor. Koyuncu bu durumların bir yaşlanma belirtisi değil tamamen iyileştirilebilecek sağlık sorunlarından kaynaklandığını söylüyor. Bu açıdan erkeklerin vakit kaybetmeden kontrollere gelmesi sağlıklı bir ömür geçirmelerinin ilk koşulunu oluşturuyor.
Sağlıklı ve mutlu bir ömür için dikkat edilmesi gereken 6 öneride bulunan Koyuncu bu maddelere uyulması halinde hem psikolojik hem fiziksel hem de sosyal açıdan erkeklerin hiçbir sorun yaşamadan yaşlanma evrelerine geçebileceklerinin altını çiziyor. Koyuncunun verdiği öneriler ise şöyle;
- Erkeklerin en dikkat etmesi gereken bölge böbreklerdir. Günlük su tüketilmesi böbrek sağlığını arttırmaktadır. Bu açıdan kışın en az 2 litre yazın ise en az 3 litre su tüketilmesi gerekmektedir. Böbrek sağlığı direkt olarak vücut sağlığını düzeltip dengelemektedir.
- Böbrek sağlığı yanında vücut sağlığını da olumsuz etkileyen en büyük tehlikelerden biri tuzdur. Bu yüzden tuzsuz beslenilmesi, aşırı tuzlu gıdalardan uzak durulması gerekmektedir.
- Sağlıklı ve düzenli bir hayat için beslenmeye dikkat edilmesi gerekmektedir. Kilo alınması veya aşırı kilo alınması sağlığı direkt olarak olumsuz etkileyen bir başka konudur. Bu nedenle karbonhidrat ve yağı minimumda tutarak daha çok protein ve sebze tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Bunu bir kural olarak değil alışkanlık olarak yapılması öncelikli olarak obezitenin önüne geçecek hem de kilo dengesini sürdürmeye devam edecektir.
- Sağlıklı beslenme yanında spor ve egzersizde asla bırakılmaması gereken ve yine beslenme gibi yaşam biçimi haline dönüşmesi gereken bir başka koruyucudur. Hayat temposu nedeniyle spor yapılamasa da mutlaka haftada en az 3 gün tempolu yürüyüş hem kalp sağlığı hem de üroloji sağlığına olumlu etki vermektedir. Uzmanlar yaptıkları araştırmalarda yürümenin aynı zamanda psikolojik olarak da olumlu bir etki yarattığını ortaya koymuşlardır.
- 40 yaş ve üstü erkeklerin mutlaka kontrollere gitmesi, başta böbrek taraması olmak üzere ürolojik açıdan gidilecek muayenenin rutine oturtulması gerekmektedir. Düzenli kontroller sağlık riskini de azaltmaktadır. Düzenli kontroller tüm erkekler için olumlu bir durum oluştururken aile geçmişinde kanser riski bulunan erkeklerin mutlaka yapması gereken bir durumdur.
- İş ve aile yoğunluğu arasında kalan erkekler kendilerine zaman ayıramadıkları için hormonal dengeleri bozulabilmektedir. Bu öncelikli psikolojik sağlığı olumsuz etkilemekte ardından ise fiziksel rahatsızlıkları peşinde getirmektedir. Bu yüzden herhangi bir hobi edinilerek hayata motive olmaları sağlanmalıdır.
Kaynak: DHA