CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin Merkez Yönetim Kurulu toplantısından sonra ülke gündemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 22 yıllık AKP iktidarının Türkiye ekonomisini getirdiği noktaya değinen CHP Sözcüsü Yücel, ‘’Vatandaşlarımızın bankalara olan borçları son bir yıl içerisinde yüzde 157 oranında artış gösterdi. 1 trilyon 200 milyara yakın borç artışı oldu. Ülkemizdeki kredi kartı borç miktarı ise 3 trilyona yakın olarak hesaplandı. 4 kişiden 1’inin borçlu olduğu bir ülke haline geldik’’ dedi.
‘’Emekli Maaşlarının Asgari Ücret ile Eşit Olması Gerekiyor’’
Emekli vatandaşların yok sayıldığını, açlığa ve sefalete terk edildiğini belirten CHP Sözcüsü Deniz Yücel, ‘’En düşük emekli maaşı 10 bin TL olarak açıklandı. Bugün itibariyle etin kilosu 500 TL’ye, peynirin kilosu ise 200 TL’ye dayanmıştır. Sütün litresi bile 30 lira olmuştur. Pazarlarda satılan meyve ve sebzelerin fiyatları cep yakmaktadır. Kira, doğalgaz, elektrik ve su gibi temel giderlerden dahi bahsetmiyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın itibarından tasarruf etmemesi için ülkemizin insanları çürük meyve ve sebzeleri tezgahlardan toplamak zorunda kalıyor. Emekliler de bizim ülkemizin vatandaşlarıdır ve onların da bakmakta oldukları aileleri bulunmaktadır. Lakin, emekli vatandaşlarımız hem yok satılmakta hem de açlık, yokluk ve sefalete terk edilmektedir. Biz bu anlayışı kabul etmiyoruz. Emekli vatandaşlarımızın bu duruma karşı sandıklarda gereken cevabı vermesi için davette bulunuyorum. Emeklilerin aile bireylerine de sesleniyorum. Anne ve babalarımız yıllar içerisinde sizin için çalıştı, emek verdi. Bugün itibariyle emekliye hak görülen kötü muameleye karşı yeter dememiz gerekiyor. Emekli maaşının asgari ücretle eşit olması gerekmektedir’’ diye konuştu.
CHP’li Deniz Yücel: ‘’Her Partiyle İletişim Kurarız’’
CHP Sözcüsü Deniz Yücel gazeteciler tarafından yöneltilen sorulara da yanıt verdi. TBMM’de bulunan her siyasi partiyle iletişim kurabileceklerini ifade eden CHP Sözcüsü Yücel, ‘’Bu kapsamda partimiz ve DEM Parti arasında bir görüşme gerçekleştirildi. Sonuç itibariyle Meclisimizde temsil hakkı elde etmiş bir partiden söz ediyoruz. Demokrasi, bu tür görüşmelerin gereğini oluşturmaktadır. Her partinin hangi ilde veya seçim alanında aday çıkarmasıyla ilgili kararları olacaktır. Bu partilerin tercihleridir. Farklı bir partinin kararıyla ilgili bizim söz söyleme hakkımız bulunmamaktadır’’ şeklinde konuştu.