SODİMER ile Bahçeşehir Koleji ülkemizde yaşayan herkesi ilgilendiren dev bir projeye imza atıyor. Ülkemizde geçen aylarda yaşanan deprem felaketinde görüldüğü üzere eğitim ve öğretimin devamı en büyük sorunların başında yer alıyor. Depremin yanında pandemi döneminde de görüldüğü üzere eğitimin eksiksiz ve tam olarak uygulanabilirliği ile ilgili çeşitli eksikliklerimiz bulunuyor. Eğitim ve öğretimin devamlılığı ve kesintisizliği ile ilgili olası salgın, deprem ve savaş gibi birçok afet durumunda sürecin aksamadan işlemesini sağlamaya yönelik olarak Olağanüstü Haller Pedagojisi hayata geçiriliyor.
SODİMER yetkilileri tarafından yapılan açıklamada özellikle olağanüstü durumlarda afet geçiren bölgelerin eğitim ve öğretim konusunda tekrar eski hayata dönüş yolunda ciddi sorunlar çıktığı açıklandı. Bu kapsam altında ele alınan projenin herhangi bir olağanüstü kötü durum senaryosu ile karşılaşmış olan bölgenin eğitim öğretim açısından tekrar eski düzenine kavuşabilmesi ve sürdürülebilir bir yöntem kurmak açısından projenin en önemli konuların başında yer alıyor.
Bahçeşehir Koleji büyük Kahramanmaraş depreminin ardından tam 3.837 öğrencinin diğer kampüslere ulaşımını sağlayarak eğitim – öğretim alanında üstüne düşen görevi fazlasıyla yerine getirdi. 65 ilde toplam 153 kampüs ile hizmet veren kolej olağanüstü haller pedagojisi kapsamında düzenlediği çalıştay ile Türkiye’nin önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Birçok okul yöneticisi ve öğretmenin katıldığı çalıştay Bahçeşehir Koleji önderliğinde SODİMER ile büyük bir işbirliği çatısı altında gerçekleşti.
Olağanüstü Haller Pedagojisi
Düzenlenen çalıştayda başta deprem olmak üzere savaş, salgın hastalıklar gibi her türlü afet durumunda izlenilmesi gereken yollar, eğitim – öğretimin aksamaması adına programların dönüşmesi gereken modüller, eğitim tekniklerinin değiştirilmesi, ölçme ve değerlendirmenin hangi yollarla yapılabileceği, kullanılan materyallerin güncelleştirilmesi ve geliştirilmesi, eğitim – öğretimde ailelerin hangi rolleri üstlenmesi gerektiği, kullanılan ders araçlarının nasıl olması gerektiği, öğretmenlerin yeterliliklerinin tekrar gözden geçirilmesi gibi birçok farklı konuda ve masada çalışmalar gerçekleştirildi.
Olağanüstü haller pedagojisi bugünün normal şartlarını değil yarının olası afet durum senaryolarını dikkate alan büyük bir proje olması yönünden önem taşıyor. Özellikle beklenen büyük Marmara depremi ve diğer olası afetler halinde eğitim – öğretim süreci pandemi sürecinde olduğu gibi aksaklığa uğramamalı ve özellikle öğrencilerin tekrar derslerden kopmaları geri kalmaları veya afet dönüşünde adaptasyon sorunu yaşamamaları için büyük önem arz ediyor.
SODİMER yetkilileri çalıştay sonrasında yaptıkları açıklamada depremin bir Türkiye gerçeği olduğunu bundan sonra da bu gibi afetlere hazırlığın kendi üstlerine düşen görev olduğunu belirterek normal yaşantının ve faaliyetlerin aksamaması için büyük bir çaba ve emek ile çalıştıklarını vurguladı. Afetlerin kültürel, ekonomik ve sosyal büyük yıkımlara neden olmasının şuan savaşılabilecek en iyi alan olduğunu belirten yetkililer oluşan büyük kayıpların artmaması yıllar boyunca sürecek bir kaosa düşülmemesi için kendi üstlerine düşen eğitim alanındaki faaliyetleri başarılı şekilde tamamlayacaklarını ilettiler.
Afetler sonucunda yaşanan fiziksel kayıplar kısa ve orta vadede düzeltilebilirken bu bölgelerde yaşanan sosyal ve kültürel kayıpların telafisi çok daha geç mümkün olabilmektedir. Bu sosyal faaliyetlerin başında yer alan eğitim – öğretim faaliyetleri de etkilerini yıllar boyunca hissettirecek olumsuzluklara sebebiyet vermektedir. Tüm olağanüstü durumlarda şimdiden önlem alınabilmesi gelecekte yaşanabilecek tüm zararın önüne geçilmesine öncülük edecektir. Olası afet durum senaryolarından ortaya çıkarak bir afetin yönetimi için öncelikle hazırlık, müdahale, iyileştirme ve yeniden inşa şeklinde geçen adımların ilk başında yer alan hazırlık süreci eğitim – öğretim alanında bu proje ile hayata geçilmiş oldu.
Afet Sonrası Yeniden İnşa
Her türlü afet sonrası yeniden inşa süreci hızla yürütülürken bu adımların doğru atılması gerekmektedir. İyileştirme yanında doğru yönlendirme, doğru planlama ve koordinasyon uygulamaların başarılı olabilmelerinin tek yoludur. Bu kapsam altında tüm kurumların üstlerine düşen görevleri yerine getirmeleri gerekirken eğitim – öğretim alanında Bahçeşehir Koleji ve SODİMER akımın öncülüğünü çekiyor.
Afetler sonrası hayatın normale dönmesi konusunda her kurum sağlam bir özveri ile çalışmaktadır. Hayatın normale dönebilmesi zor görülse de psikolojik açıdan eğitimin yeri çocuk ve gençler açısından çok büyük önem arz etmektedir. Bu kapsam içerisinde olağanüstü haller pedagojisi eğitim açısından konuyu ele alarak eğitimin süreklilik arz ettiğini ve şartlar ne olursa olsun devam edebileceğini ortaya koymaktadır. Proje yetkilileri yaptıkları açıklamada eğitim – öğretim faaliyetlerinin aksamadan devam edebilmesi için tüm süreçlerin yeniden dizayn edilmesinin altını çiziyor ve eğitimin insanı bir hak olduğunu belirtiyorlar.
Özellikle olağanüstü durumlarda gerçekleşen hayatın işleyişindeki aksaklıklar başta çocuklar ve gençler olmak üzere tüm toplumu derin bir buhrana sürüklemektedir. Afet bölgelerinde eğitim faaliyetlerini hızlıca canlandırmak ve devamını sağlamak açılan yaralarında kısa sürede kapanmasına olanak sağlayacaktır. Yetkililer şuan hazırladıkları projenin amacının bu ve bu gibi durumlara karşın bir B planı olma özelliği taşıdığını belirtiyorlar. Bahçeşehir yetkilileri bu proje ile tüm olağanüstü durumlarda eğitimin devamlılığını sağlamalarının ilk öncelikleri olduğunu ve projenin kısa süre içerisinde hayata geçirileceğini iletiyorlar.
Kaynak: DHA
