Dolar/TL kuru bankalararası piyasada yükselişini sürdürmüş olsa da, Kapalıçarşı’nda 22 seviyelerine kadar çıkan dolar kuru tekrar 20 seviyesine geriledi. Bu durum, bankalararası kur ile Kapalıçarşı kuru arasındaki makasın neredeyse kapanmasına neden oldu.
Seçimlerin ardından CDS (Kredi Temerrüt Takası) ve mevduat faizlerinde ani bir yükseliş yaşandı. Bu süreçte Merkez Bankası (TCMB), bireysel kredilerin bir miktar yavaşlamasına yol açacak yeni düzenlemelerini açıkladı.
TCMB’nin bu düzenlemeleri kapsamında, menkul kıymet tesisi uygulamasının kapsamı genişletilerek, diğer ticari ve tüketici kredileri de dahil edildi. Ayrıca, belirli bir limitin üzerindeki bireysel kredi kartı nakit çekimleri ve kuyum harcamalarının kredi türüne göre %30 oranında menkul kıymet tesisine tabi olacağı kararı alındı.
Analistler, Merkez Bankası’nın bu hamlesinin bireysel kredilerde bir miktar düşüşe neden olacağını belirtti. Bankaların tahvil alımı yükümlülüğünden kaçınmak istemeleri bu kredi kullanımındaki düşüş öngörüsünün gerekçesi olarak gösterildi.
Bu düzenlemeler nedeniyle bilanço risklerini artırmak istemeyen bankalar, TL mevduat faizlerini %40 seviyesine kadar yükseltti.
Kredi kartında nakit avans kullanımının maliyeti ise aylık bazda %1,36 faizle en düşük borçlanma seçeneği oldu. Ancak analistler, Kapalıçarşı kurlarındaki düşüşün doğrudan talebi yansıtmayabileceği konusunda uyarıda bulunarak, vadeli işlemlerde döviz talebinin seçim öncesi seviyelerde olmadığına dikkat çekti.
Son dönemde altın satışlarının etkisiyle Merkez Bankası’nın rezervleri baskı altında kalmıştı. Ancak altın ithalatının sekteye uğraması ve TCMB‘nin külçe satışını durdurması, fiziki pahalılığın düşmesine neden oldu. Bu da bankalararası piyasada yükselen dolar kuruna rağmen Kapalıçarşı’ya düşen fiyatlar olarak yansıdı.