Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası yayımladığı Finansal İstikrar Raporunda hane halkı borçluluk oranında gerileme eğilimi yaşandığını belirtti. Rapor hedefli kredi politikası sayesinde kredi kompozisyonunda hedeflenen yönde değişimlerin gerçekleştiğini ortaya koydu. KOBİ’ler esnaflar tarım sektörü ihracat ve yatırım gibi hedefli kredilerin Türk lirası ticari kredilerdeki payının artmaya devam ettiği ifade edildi.
Bu durum sürdürülebilir bileşenlerin büyüme kompozisyonunda daha fazla yer almasına ve yapısal cari açığın azaltılmasına katkı sağlamaktadır. Kredilerin, ekonomik faaliyetle uyumlu bir şekilde yatırım ihracat ve potansiyel büyümeyi desteklemesi büyük önem taşımaktadır ve alınan tedbirlerin etkileri yakından izlenmektedir.
Hedefli Kredi Politikasıyla Türkiye’de Finansal İstikrar Sağlanıyor
Raporda ayrıca ihtiyaç kredilerinin faiz oranlarına göre menkul kıymet tesisi uygulamasına dahil edilmesiyle ihtiyaç kredisi büyümesinin yavaşladığı görülmektedir. TCMB’nin parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini desteklemek amacıyla attığı adımlar sonucunda Türk lirası ticari kredi faiz oranlarının politika faizine yakınsadığı belirtilmektedir.
Bankacılık Sektörü Karlılığı ve Güçlü Sermaye Pozisyonu TCMB Finansal İstikrar Raporu
TCMB’nin yayımladığı Finansal İstikrar Raporu’na göre hane halkı borçluluk oranında gerileme eğilimi devam ediyor. Hedefli kredi politikası sayesinde Türk lirası ticari kredilerde KOBİ’ler esnaflar tarım sektörü ihracat ve yatırım gibi hedefli kredilerin payı artıyor. Bu durum ekonomik büyümeyi sürdürülebilir kılarak yapısal cari açığı azaltmaya yardımcı oluyor. İhtiyaç kredilerinde ise faiz oranlarına bağlı menkul kıymet tesisi uygulamasıyla büyüme yavaşladı.
TCMB’nin parasal aktarım mekanizmasını destekleyen adımları sonucunda ticari kredi faiz oranları politika faizine yaklaştı. Bankacılık sektörü karlılığı sermayeyi destekleyerek güçlendi ve yasal sınırların üzerinde sermaye oranları korundu. Bu da sektörün olası risklere karşı sağlam bir konumda olduğunu gösteriyor.
Hane Halkı Borçlarında Azalma ve Kredi Kompozisyonundaki Değişim
Raporda ayrıca bankacılık sektörü karlılığının sermayeyi desteklediği vurgulanmıştır. 2022 yılı boyunca tüketici fiyat endeksine TÜFE endeksli menkul kıymet getirileri ve ılımlı düzeyde seyreden fonlama maliyetlerinin sektör karlılığını net faiz marjı kanalıyla desteklediği ifade edilmiştir.
Son dönemde Türk lirası mevduat faizlerinin yükselmesiyle net faiz marjının düzleştiği belirtilmektedir. Ancak bankaların sermaye pozisyonlarını güçlendirdiği yasal sınırların üzerinde sermaye oranlarına sahip olduğu ve fazla sermaye ile ayrılan serbest karşılıklar sayesinde bankacılık sektörünün olası risklere karşı güçlü bir konumda olduğu vurgulanmaktadır.