Burdur’da, doğa yürüyüşçüleri Kemal Taraşlı ve Nazım Özdemir, Karanlıkdere Kanyonu içinde keşfettikleri gizemli manastırın kurtarılması için harekete geçti. Bu manastır, erken Bizans Dönemi’ne ait bir tarihi kalıntı olarak tescil edilmiş ancak kaçak kazılar ve çevresel tehditler nedeniyle ciddi tahribata uğramış durumda.
Gezi Esnasında Kalıntıları Keşfedildi
Kemal Taraşlı ve Nazım Özdemir, doğa yürüyüşleri ve fotoğraf çekimi yapmak amacıyla Burdur’da bulunan Karanlıkdere Kanyonu bölgesine bir gezi düzenledi. Doğal kayalıkların içinde bulunan bu tarihi kalıntıları keşfettiklerinde, bunun bir manastır olduğuna inandılar. Hemen Burdur Müze Müdürlüğü’ne başvurarak, kalıntının tescil edilip koruma altına alınması için girişimde bulundular.
Dini Bir Yaşam Tarzını Benimseyenlerin Bulunduğu Bir Yapı
Muğla Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü, başvuruya yanıt vererek, bu manastırın 2006 yılında ‘manastır’ olarak tescil edildiğini ve 2017 yılında 1’inci Derecede Arkeolojik Sit Alanı ilan edildiğini doğruladı. Bu manastırın erken Bizans Dönemi’ne ait olduğu ve din görevlilerinin ve dini bir yaşam tarzını benimseyenlerin bulunduğu bir yapı olduğu belirtildi.
Şapelin Duvarlarında Fresk İzleri Gizemi Daha da Arttırıyor
Manastırın yapısı, küçük ölçekte inşa edilmiş ve inziva amaçlı ya da dış tehditlere karşı korunma amacı taşımış. Ancak zaman içinde kaçak kazılar ve çevresel etkiler nedeniyle ciddi tahribata uğramış. Şapelin duvarlarında fresk izleri bulunuyor ve bu izler manastırın tarihi değerini daha da artırıyor.
![Gizemli Manastır](https://merkezhaber.com.tr/wp-content/uploads/2023/09/1.jpg)
Ümela Manastırı’na Benzerliği Dikkat Çekiyor
Karanlıkdere Kanyonu, 2018 yılında tabiat parkı ilan edildiğinde, bu manastırın Sümela Manastırı’na benzerliği gözlerden kaçmadı. Kemal Taraşlı, Manastırın çevresindeki kaçak kazılar ve çevresel etkiler nedeniyle ciddi tahribat gördüğünü öğrendik. Örneğin, şapel duvarlarındaki değerli resimler kazınmış durumda. Mevcut durumuyla bile, bu tarihi yapının bir an önce restore edilmesi ve kültür turizmine kazandırılması gerektiğini düşünüyoruz dedi.
Bu gizemli manastırın kurtarılması, hem bölgeye turizm açısından yeni bir cazibe merkezi kazandırabilir hem de tarihi ve kültürel mirasın korunması açısından büyük önem taşır. Taraşlı ve Özdemir’in çabaları, bu manastırın gelecek nesillere aktarılmasına katkı sağlayacak önemli bir adım olabilir.