Konya Ovası, Türkiye’nin önemli tarım bölgelerinden biri olarak bilinir ve ülkenin tahıl üretiminin yaklaşık yüzde 10’unu karşılar. Ancak son yıllarda bu verimli ova, kaçak sulama kuyularının artışı nedeniyle ciddi bir tehditle karşı karşıya. Konya Teknik Üniversitesi’nden Jeoloji Mühendisi Dr. Güler Göçmez, ovada yer altı su seviyelerinin hızla düştüğünü ve bu sorunun temel nedenlerinden birinin kaçak sulama kuyuları olduğunu belirtti.
62 Binin Üzerinde Kaçak Su Kuyusu Bulunmakta
Konya Ovası, 2 milyon 200 bin hektarlık ekim alanına sahip ve toplam yüz ölçümü 40 bin 83 kilometrekareye ulaşır. Bu büyük alanda tarımın yüzde 10’unu oluşturan sulu tarım yapılıyor. Ovada yer altı su kaynakları ise azalmakta, ve 62 binin üzerinde kaçak su kuyusu bulunmaktadır.
Yer Altı Su Seviyeleri Giderek Azalıyor
Jeoloji Mühendisi Dr. Güler Göçmez, ovada yer altı su seviyelerinin hızla azalmasının temel nedenlerini açıkladı. Ovanın yüzey ve yer altı sularının yüzde 80’i tarım için kullanıldığından, fazla su isteyen bitkilerin sürekli olarak ekilmesi ve kaçak sulama kuyularının artışı, yer altı su seviyelerinin düşmesine yol açıyor.
Son 10 Yılda Yer Altı Su Seviyelerinde Ciddi Düşüş Oldu
Ayrıca, son yıllarda küresel iklim değişikliği nedeniyle yağış miktarında azalma yaşanıyor. Bu da yer altı su kaynaklarının daha fazla tükenmesine neden oluyor. Ovadaki kaçak su kuyularının sayısındaki artışın son 10 yılda yer altı su seviyelerinde ciddi düşüşlere yol açtığı gözlemlenmiştir.
Konya Ovası’nın Geleceği İçin Tehdit Altında
Jeoloji Mühendisi Dr. Güler Göçmez, yer altı su seviyelerindeki düşüşün, suyun çok kullanılan bitkilerin yetiştirildiği alanlarda daha da belirgin olduğunu vurguladı. Özellikle suyu yoğun bir şekilde kullanan mısır ve yonca ekimlerinin, bu düşüşte büyük rol oynadığını belirtti. Bu durum, Konya Ovası’nın geleceği için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Yer Altı Su Seviyelerinin Korunması Hayati Öneme Sahip
Kaçak su kuyularının sayısının 62 bini bulması, Dr. Güler Göçmez’in de dikkat çektiği gibi, acil bir önlem alınmasını gerektiriyor. Bu kaçak kuyuların kontrol altına alınması ve yer altı su seviyelerinin korunması hayati öneme sahip. Ayrıca, bitki desenlerinin yeniden düşünülmesi ve suyun daha sürdürülebilir bir şekilde kullanılması gerekiyor. Mısır üretimi gibi su yoğun bitkilerin ekimine sınırlamalar getirilmesi veya azaltılması önemlidir. Aksi takdirde, Konya Ovası’nda yerleşim bölgelerinde ve tarım arazilerinde obruklar gibi tehlikeli sonuçlarla karşı karşıya kalınabilir. Bu sorunun çözülmesi, ovada yaşayan insanların can güvenliği açısından da kritik bir öneme sahiptir.